• 0537 596 36 81
  • info@ekapsikoloji.com
  • Donanmacı, Kemal Paşa Cd. NO:39 D:5, 35500 Karşıyaka/İzmir

Depresyon Bulaşıcı Mıdır?

Günlük hayatımızda çevremizdeki insanların ruh hâlinden etkilenmemek neredeyse imkânsız.

Bir arkadaşımızın neşesi bize de bulaşabilirken, bir başkasının üzüntüsü içimizi sıkabilir.

Peki, bu durum depresyon gibi ciddi ruhsal durumlar için de geçerli midir? “Depresyon

bulaşıcı mıdır?” sorusu, hem bilimsel hem de insani boyutlarıyla sıkça merak edilmektedir.

Bu yazımızda bu soruya birlikte yanıt arayacağız.
 

Depresyon Nedir?

Depresyon, bir duygudurum bozukluğudur. Duygudurum, içsel olarak yaşantıların, kişinin

davranışlarını ve dünyayı algılamasını değiştiren hâkim ve sürekli bir duygu tonudur.

Depresyon; temel olarak mutsuzluk, neşesizlik, isteksizlik ve karamsarlık gibi belirtilerle

seyreder.

Bu hastalık yalnızca ruhsal değil, aynı zamanda bilişsel ve bedensel düzeyde de etkiler

gösterir. Depresyondaki bireylerde dikkat dağınıklığı, unutkanlık, karar vermede güçlük,

işlevsellikte azalma gibi belirtiler görülebilir. Hatta daha önce kolayca yapılan işler bile

zorlayıcı hâle gelir. Duygusal belirtilere eşlik eden bedensel sorunlar da dikkat çekicidir;

tansiyon kontrolünün zorlaşması, kan şekerinde dalgalanmalar gibi fiziksel etkiler depresyon

dönemlerinde artış gösterir. Pek çok araştırma, kalp krizi geçiren kişilerde depresyonun

tabloya eklenmesiyle birlikte ikinci bir kriz yaşama riskinin arttığını ortaya koymuştur.

Depresyon, toplumda oldukça yaygındır. Her beş kişiden biri yaşamı boyunca en az bir kez

depresyon geçirmektedir. Herhangi bir anda yapılan kontrollerde, her 100 erkekten 3’ünde,

her 100 kadından ise 6’sında depresyon tanısı konulmuştur. Kadınlar, erkeklere göre iki kat

daha fazla depresyona yakalanmakta ya da yardım talebinde bulunmaktadır. Kadınlar en sık

35-45 yaşlarında, erkekler ise 55-70 yaşlarında depresyon geçirmektedir. Ailede depresyon

öyküsünün bulunması, yalnız yaşamak, kadın olmak ve yoksulluk gibi etkenler riski

artırmaktadır.
 

Duygular Bulaşır Mı?

İnsanlar olarak birbirimizi düşündüğümüzden çok daha fazla etkileriz. Sadece

davranışlarımızla değil, ruh hâlimizle de çevremize duygusal sinyaller göndeririz. Laitman

(2014)’e göre insanlar birbirini farkında olduklarından çok daha fazla duygusal olarak etkiler.

Bu etkileşim, psikolojide “duygusal bulaşma” olarak adlandırılır. Duygusal bulaşma, bir

kişinin duygularının, davranışsal tutumlarının başka bir kişiyi bilinçli ya da bilinçsiz olarak

etkilemesi sürecidir (Schoenewolf, 1990; Barsade, Coutifaris & Pillemer, 2018: 3). Bu

etkileşim yalnızca sözlü değil; jestler, mimikler, beden dili, hatta sessizlik yoluyla bile

olabilir.
 

Hatfield ve arkadaşları (1992), duygusal bulaşmayı; bir kişinin diğerinin duygularını,

ifadelerini, fizyolojik süreçlerini ve davranışlarını yakalama ve deneyimleme eğilimi olarak

açıklamışlardır. Aynı araştırma grubu 1994’te, bu durumu kişinin başkasının duygusal, motorve fizyolojik durumlarını içselleştirme eğilimi olarak da tanımlamıştır. Yani, bir kişinin

üzüntüsü, kaygısı ya da bıkkınlığı; zamanla onunla birlikte yaşayan veya yoğun zaman

geçiren bir kişide de benzer duyguları ortaya çıkarabilir.
 

Peki, Depresyon Bulaşıcı Mıdır?

Tıbbi anlamda depresyon, bir virüs gibi bulaşmaz. Ancak depresyonda olan bir kişiyle uzun

süreli, yakın ve yoğun bir etkileşim içinde bulunmak, duygusal bulaşma yoluyla diğer kişiyi

de olumsuz etkileyebilir. Özellikle aile bireyleri, partnerler ya da yakın arkadaşlar arasında bu

etki daha yoğun yaşanabilir.

Depresyondaki birinin olumsuz ruh hâli, empati kuran kişide benzer duyguların gelişmesine

neden olabilir. Bu da kişinin kendini yorgun, bıkkın veya isteksiz hissetmesine yol açabilir.

Yani depresyonun kendisi değil, ona eşlik eden duygusal atmosfer, bir başkasını

etkileyebilir.
 

Kendimizi ve Sevdiklerimizi Nasıl Koruyabiliriz?

Empati kurarken sınırlar koymak: Karşımızdakini anlamaya çalışırken kendi

duygusal bütünlüğümüzü korumak önemlidir.

Profesyonel destek önerisinde bulunmak: Depresyondaki kişiyi bir ruh sağlığı

uzmanına yönlendirmek, yapılacak en etkili yardımlardan biridir.

Kendi ruh hâlimizi fark etmek: Kendimizi kötü hissetmeye başladıysak, durumu

fark etmek ve gerekiyorsa destek almak önemlidir.

Duygusal bakım uygulamak: Dinlenmek, keyif veren aktiviteler yapmak ve sosyal

destek ağlarımızı kullanmak ruh sağlığımızı korumada etkili olacaktır.
 

Sonuç

Depresyon bulaşıcı bir hastalık değildir. Ancak duygusal etkileşimlerle, özellikle duygusal

bulaşma yoluyla, çevremizdeki kişilerin ruh hâllerinden etkilenmemiz mümkündür. Bu

nedenle hem kendimizi hem de sevdiklerimizi korumak için duygusal farkındalık

geliştirmek, sınırlar koymak ve gerektiğinde profesyonel destek almak büyük önem taşır.

Unutmayın: Depresyon bulaşmaz; ama sevgi, anlayış ve destek bulaşır. Kendinizi ihmal

etmeyin, birbirinize iyi bakın.

 

AN, K. P. S. T. O., & AVÈK, K. D. (2008). Depresyon.

Mete, H. E. (2008). Kronik hastalık ve depresyon. Klinik Psikiyatri, 11(3), 3-18.

Soyumert, N., & Erkutlu, H. V. (2021). Duygusal bulaşma ve empati yorgunluğu arasındaki ilişkide

negatif ve pozitif duyguların aracılık rolü (Master's thesis, Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi).Kaban, A. L. (2019). Kişilerarası iletişimde duygusal bulaşmanın rolü: Öğretmen öğrenci iletişimi

üzerine bir araştırma. Maltepe Üniversitesi İletişim Fakültesi Dergisi, 6(1), 87-108.

Benzer Yazılar
Çocuğa Oyunla Destek

İzmir Karşıyaka’da Çocuk Danışmanlığı ve Oyunla Destek: Ço..

Yorumlar
disqus code